
..Dünya’ya gönderilen canlılar, var olmalarından itibaren bir uyum sürecine girerler.Bu uyum süreci oldukça meşakkatli bir süreçtir. Önce bir yavru olarak dünyaya gelir ve boş levha olan beyni ile çevresine anlam verme gayreti içine girer. Bu dönem varlık aşamasındaki en parlak dönemleridir. Basmakalıplardan yoksun bir haldedir, her olaya olabilecek gözüyle bakmaktadır. Ona gelişiminde katkı olacak şeyler çevresindeki referanslardır. İnsan için bu ebeveynlerdir. Onlar sayesinde adapte olma süreci kolaylaşır. Fakat burada dikkat çekilmesi gereken husus, Ebeveynlerin DÜNYA ALGISI çerçevesinde gelişen bir uyum süreci olmasıdır. Burada Objektif bir gelişimden bahsedemeyiz.Bu gelişim Subjektiftir. Dünyayı gitgide onların gözünden görmeye başlayan canlı, referansları gibi dönütler vermeye başlar. İnsan canlılığının ilk varlık aşamasındaki her şeye mümkün gözüyle bakmayı artık bir kenara bırakır. Ona göre her şeyi gerçekleştirmek mümkün değildir. (Ebeveynlerin sorgulayıcı olması durumunda bu sorgulayıcılık devam edebilir.İstisnadır.) Bu canlılık aşamasında sürekli olarak devam etmektedir.

Her söz ve görüntü canlıya referans olmakta, onun uyum sürecine olumlu veya olumsuz katkıda bulunmaktadır. Örnek vermek gerekirse. Tarihi 9.yüzyıla gidelim. 9. yüzyılda bir uçurumun kenarında oturuyorsunuz. Hayalleriniz ve siz varsınız. Ah, birde size gerçekleri öğreten acımasız bir yol göstericiniz. Siz uçurumun yüksekliğinden etkilenerek uçmayı hayal ediyorsunuz. Bunu sesli bir şekilde ifade ettiğinizde yol göstericiniz size “Ahmak, İmkansız şeyler istiyorsun.” diyerek sizi kısıtlayacaktır.(Elbette istisna olabilir.) Fakat bu olayı 20. Yüzyılda hayal etmeniz halinde insanoğlu uçmayı sağladığı için alay konusu olmayacaktır. Bu örnek konuyu daha rayına oturtacak bir vaziyet aldı sanırım. Eğer bu olumsuzluklar olmasa dünya daha hızlı gelişim gösterebilirdi. Basmakalıplar insanların hayatına çoğu zaman olumsuz etkide bulunmuşlardır. Uyum sürecinde olan canlıyı (İnsan) kısıtlamış, Hayallerine ket vurmuştur.
21. Yüzyıla geldiğimizde ise bunun biraz daha kırıldığını, Hayallerin daha öne çıktığını görebiliriz. Bunu Teknoloji ile tespit etmek mümkün. Teknolojik imkanlar gelişimi bunun açık bir kanıtı sayılabilir. Bir konuda yıllar boyunca gelişim gösteremeyen dünya, artık dakikalar hatta saniyeler içinde gelişim göstermekte. Sonuçlarının nasıl olacağı ise meçhul. Hızlı gelişmenin sağlıklı veya çürük meyveleri olacaktır. Bunun takipçisi zaman olacaktır. Dünyaya uyum süreci devam eden değerli okur. Bu yazı 21. Yüzyılda yazıldı. okuduğun yüzyılda Dünyaya Uyum Sürecinde başarı umarım seninle olur…
..Ali Cevdet