
Başını yavaşça yana eğerek filmini izlemeye devam etti. İşten geldiği gibi ekranın başına geçmiş, merak ettiği filmi izlemeye koyulmuştu. Kimsenin bu heyecanını bölememesi için tüm iletişim kanallarını kapatmıştı.
Heyecan ile filmini izlemeye devam ederken mutfaktan bir çıtırtı duydu. Ne kadar dikkat ile izliyor olsa da içerisinde bir kuşku oluşmuştu bir kere. Birkaç dakika hiçbir şey olmamış gibi filmine devam etmek istedi fakat içinden bir ses, içeriden gelen çıtırtı sesinin derin kaynağını merak ediyordu.
Eline televizyon kumandasını alarak filmini durdurdu ve üzerindeki yıllardır değiştirmeye kıyamadığı yumuşak battaniyesini kenara atarak kalktı. Hızlı adımlar ile mutfağa gitmek istese de içerisindeki korku onu aşama aşama durdurmaya yetiyordu.
Mutfağın kapısına geldiğinde kapı koluna elini götürdü ve birkaç saniye bekledi. Açıp açmamak konusunda kararsızdı. Korkacak ya da bu kadar bekleyecek ne vardı? diye içinden geçirdi. Kapıyı büyük bir hışım ile açarak mutfağa giriş yaptı. Saniyeler içerisinde mutfağın ışığını da açmıştı.
Dün ki yemeğinden kalan kirli tabaklardan başka bir şey göremiyordu. Bir süre tabaklara dalarak olduğu yerde kalakaldı. Nasıl bir yaşamdı bu? Hiçbir anlamı olmadan sadece bir filmin heyecanı ile süregelen bir yaşam.
Kafasını yukarı aşağı sallayarak mutfağın ışığını kapattı ve kendini tüm ağırlığı ile kanepeye bıraktı. Kumandanın tuşuna basarak filmini izlemeye devam etti….