BÖLÜM 2
Heyecanı gitgide artıyordu. Ne yapacağını bilemez halde yukarı -yardım çığlıkları ile- koşanlara bakıyordu. Çok geçmeden koşanlar onunla aynı kata çıkmıştı bile. “Ne olur yardım et bize.” Üçü birlikte hızlıca içeriye geçtiler. Kapıyı sıkı sıkıya kapatıp, kapıdan uzaklaştılar. Hepsi panik haline duvara yaslanmış, olanları anlamaya çalışıyordu. Ne oluyor, der gibi yabancılara dönmüş bakıyordu. “Ne oluyor burada?” demekle yetindi. “Mimi nerede?” dedi yabancılardan biri. Birlikte koşuyorduk. “Aşağı yuvarlanan arkadaşınız?” “Ne! Mimi düştü mü?” “Eyvah!” Ortalık iyice karışmıştı. Olayları anlamaya çalışırken bir de mimi çıkmıştı başına. “Nasıl bir gün bu! Hiçbir şey anlamıyorum.” “En son ne zaman dışarı çıktın?” dedi yabancılardan biri. “Birkaç gün oluyor?” “Belli” “Biri bana burada neler olduğunu açıklayacak mı?!” Yabancıların soluk alıp-verişi düzene girmeye başlıyordu. “Önce her yeri kontrol edelim. Açıkta ne ufak bir delik kalmamalı.”
Sokakta birden Beyaz garip elbiseler içinde iki kişi belirdi. Havada uçuşan siyah canlılar o kadar çoktu ki, göz bu iki beyaz elbiseli adamı göremiyordu bile. Hızlıca bir kapıdan içeri girdiler. Ellerinde ki hortumları masanın üzerine bırakıp, perdelere yöneldiler. Perdenin ardına geçen adamlar aniden gözden kayboldular. Günlerdir masanın altına saklanan Cece’nin ağzı açık kalmıştı. Perdelere büyük bir heyecanla koştu. Fakat ardından bir çarpma sesi duyuldu. Cece duvara toslamıştı. “S.ktir!” diye söylendi Cece. “Nereye kayboldu bunlar?” Günlerdir yemek yememiş, kenarda bulduğu suları tüketmişti. Onların da sonu gelmek üzereydi. Perdenin çevresinde gizli bir kol olmalıydı. Sabırsızlıkla kolu aramaya koyuldu.
Beyaz elbiseli adamlar, zifiri karanlık bir koridorda hızlıca ilerliyordu. Koridor en ufak bir ışık hüzmesi yoktu. Adımları daha da hızlandı. Bir süre ilerledikten sonra adamların üç katı uzunluğunda iki katı genişliğinde bir kapıya vardılar. Kapıda yıllanmış olacak ki bir yaşlının yürüyüşü gibi ağır ağır açılmaya başladı. Kapı açıldıkça büyük bir ışık hüzmesi ortaya çıkıyordu. İçeriden yankılı bir şekilde çığlık sesleri geliyordu.
ALİ CEVDET
İstila Serisinin 1. Bölümü için