Bizler düşünen varlıklarız. Bunu yerine getirmiyorsak insan olmanın anlamını yitiririz. Maddi olarak bir insan kalır ortada. İşte bu farklılığı sürdürmek için insan sürekli düşünme halindedir. Dışarıda yürürken düşünür, Araba sürerken, Oyun oynarken… Aslına bakılırsa bunu engellemek pek mümkün sayılmaz. İnsandan insana değişen şey ise düşünülen konulardır. Kimi mecburi olduğundan o konuyu düşünür, kiminin düşünceleri ise yaşamını sürdürme mecburiyetinden değildir. Bununla birlikte sorulsa onlarda artık olgunlaşmış beyinde mecburiyet halini almıştır.
İnsan beyni gitgide evrilir, daha fazla yetkinlik kazanır. Bu evrim uzun zamandır gelen ve devam eden bir olaydır. Bizler gelişmiş varlıklarız. Bunu da Dünyaya zarar vermeden kullanmaktayız.(!) Bizi ayıran özelliğimizi -düşüncelerimizi- olgunlaştırmak için kendimizi geliştirmek şart. Tabii bu geliştirme sözcüğünden ne anladığınız ile de alakalı bir durum. Gelişimi direkt olarak teknolojide olduğu gibi bağdaştırmamak gerek. Düşünce gelişimi daha çok insanın kendini bulmasıdır. Aslında var olan bizi, ortaya koymaktır. Bir nevi ele alınan cevizin kabuğunu kırarak ardındaki meyveye ulaşmaktır.
Beni bende deme bende değilim
Bir ben vardır bende benden içeriYunus Emre
Yunus Emre’nin de özetlediği gibidir durum. Aşama katetmek için, insan kimi acılara rastlar dünyada. Bu acılarla yaşamayı öğrenecektir. Bu acıları öğrenmek demek, onlara karşı duyarsız olmak değildir. Bu acının farkına varan birey, acıyı içinde hissedir. Bu sayede olgunlaşır. Ruhuna bir ağırlık çöker.Bu ağırlık zamanla kendini kuş gibi hissettirir. Yoğrulan ruh, farklı bir hal alır.
Hakikat, bir taş kadar sert bir gonca kadar da yumuşaktır.
Mahatma Gandhi
Yegane amaç Hakikattir. Ona ulaşmaktır. Bunun ateşiyle yanıp tutuşur ruh. Gün gelir onunla bir olup, huzura ereceğinin hayalini kurar. İsteği biraz daha artar. Bu meşakkatli yolda ne yazık ki herkesin hakikate ulaşmasını beklemek gerçekçi olmaz.
Her zorluğun sonunda doğan bir ışık vardır. Eğer elleriniz diken yaralarıyla kan revan içinde kaldıysa güle dokunmanıza çok az kalmış demektir.
Mevlana
Bu uğurda birey yalnız yol alacaktır. Bunu bilerek yola çıkmalıdır. Ve Hakikat içimizde bizi sessizce beklemektedir…
…..Ali Cevdet